Kur'an (308. Gün)

  • Araştırmalara göre dünyada en çok konuşulan konu din, en fazla okunanlar ise din kitaplarıdır.
  • Buna rağmen inandığı dinin prensiplerini "kutsal kitabından" öğrenenlerin sayısı pek azdır.
  • Diğer dinlerin bilgileri ise tamamen kulaktan dolmadır ve gereksiz kavgalar üretmektedir.
  • Bu sayfa Kur'an'ın ayetlerini içerir; ancak onu öğretmek veya reklamını yapmak amacı gütmez.
  • Her gün kitabın 1/365'lik kısmı yayınlanarak, daha rahat okunup anlaşılması hedeflenmiştir.
  • Kitapları "şöyle bir" inceleyenler, ana fikir açısından kitaplar arasında kavgaya sebep olacak bir fark göremeyeceklerdir.
Diyanet İşleri Başkanlığı meâli (İniş sırası)
  el-ENFÂL
39 Fitne ortadan kalkıncaya ve din tamamen Allah'ın oluncaya kadar onlarla savaşın! (İnkâra) son verirlerse şüphesiz ki Allah onların yaptıklarını çok iyi görür.
40 Eğer (imandan) yüz çevirirlerse, bilin ki Allah sizin sahibinizdir. O ne güzel sahip ve ne güzel yardımcıdır!.
41 Eğer Allah'a ve hak ile bâtılın ayrıldığı gün, iki ordunun birbiri ile karşılaştığı gün (Bedir savaşında) kulumuza indirdiğimize inanmışsanız, bilin ki, ganimet olarak aldığınız herhangi bir şeyin beşte biri Allah'a, Resulüne, onun akrabalarına yetimlere, yoksullara ve yolcuya aittir. Allah her şeye hakkıyla kadirdir.
42 Hatırlayın ki, (Bedir savaşında) siz vâdinin yakın kenarında (Medine tarafında) idiniz, onlar da uzak kenarında (Mekke tarafında) idiler. Kervan da sizden daha aşağıda (deniz sahilinde) idi. Eğer (savaş için) sözleşmiş olsaydınız, sözleştiğiniz vakit hususunda ihtilâfa düşerdiniz. Fakat Allah, gerekli olan emri yerine getirmesi, helâk olanın açık bir delille (gözüyle gördükten sonra) helâk olması, yaşayanın da açık bir delille yaşaması için (böyle yaptı). Çünkü Allah hakkıyla işitendir, bilendir.
43 Hatırla ki, Allah, uykunda sana onları az gösterdi. Eğer onları sana çok gösterseydi, elbette çekinecek ve bu iş hakkında münakaşaya girişecektiniz. Fakat Allah (sizi bundan) kurtardı. Şüphesiz O, kalplerin özünü bilir.
44 Allah, olacak bir işi yerine getirmek için (savaş alanında) karşılaştığınız zaman onları sizin gözlerinizde az gösteriyor, sizi de onların gözlerinde azaltıyordu. Bütün işler Allah'a döner.
45 Ey iman edenler! Herhangi bir topluluk ile karşılaştığınız zaman sebat edin ve Allah'ı çok anın ki başarıya erişesiniz.
46 Allah ve Resûlüne itaat edin, birbirinizle çekişmeyin; sonra korkuya kapılırsınız da kuvvetiniz gider. Bir de sabredin. Çünkü Allah sabredenlerle beraberdir.
47 Çalım satmak, insanlara gösteriş yapmak ve (insanları) Allah yolundan alıkoymak için yurtlarından çıkanlar (kâfirler) gibi olmayın. Allah onların yaptıklarını çepeçevre kuşatmıştır.
48 Hani şeytan onlara yaptıklarını güzel gösterdi de: Bugün insanlardan size galip gelecek kimse yoktur, şüphesiz ben de sizin yardımcınızım, dedi. Fakat iki ordu birbirini görünce ardına döndü ve: Ben sizden uzağım, ben sizin göremediklerinizi (melekleri) görüyorum, ben Allah'tan korkuyorum; Allah'ın azabı şiddetlidir, dedi.
49 O zaman münafıklarla kalplerinde hastalık bulunanlar, (sizin için), "Bunları, dinleri aldatmış" diyorlardı. Halbuki kim Allah'a dayanırsa, bilsin ki Allah mutlak galiptir, hikmet sahibidir. (Kendisine güveneni üstün ve galip kılacak O'dur. Yoksa orduların sayı ve techizat üstünlüğü değildir).
50 Melekler yüzlerine ve arkalarına vurarak ve "Tadın yakıcı cehennem azabını" (diyerek) o kâfirlerin canlarını alırken onları bir görseydin!
51 İşte bu, ellerinizle yaptığınız yüzündendir, yoksa Allah kullara zulmedici değildir.
52 (Bunların gidişatı) tıpkı Firavun ailesi ve onlardan öncekilerin gidişatı gibidir. (Onlar da) Allah'ın âyetlerini inkâr etmişlerdi de Allah onları günahları sebebiyle yakalamıştı. Allah güçlüdür. O'nun cezası şiddetlidir.
53 Bu da, bir millet kendilerinde bulunanı (güzel ahlâk ve meziyetleri) değiştirinceye kadar Allah'ın onlara verdiği nimeti değiştirmeyeceğinden dolayıdır. Gerçekten Allah işitendir, bilendir.
54 (Evet bunların durumu), Firavun ailesi ve onlardan öncekilerin durumuna benzer. Onlar Rablerinin âyetlerini yalanlamışlardı; biz de onları günahlarından ötürü helâk etmiştik ve Firavun ailesini (denizde) boğmuştuk. Hepsi de zalimler idiler.
55 Allah katında, yürüyen canlıların en kötüsü kâfir olanlardır. Çünkü onlar iman etmezler.
R. İhsan Eliaçık Meâli (İniş sırası)
  ENFAL
39 Baskı, zulüm ve zorbalık kalkıncaya ve din tümüyle Allah'ın oluncaya kadar onlarla savaşın. Eğer son verirlerse, Allah yaptıklarını çok iyi görüyor.
40 Eğer vazgeçerlerse bilin ki Allah sizin yârinizdir. O ne güzel yâr, ne güzel yardımcıdır.
41 Bilesiniz ki, ganimet olarak her ne ele geçirirseniz geçirin, bunun beşte biri Allah'a, peygamberine, gariplere, öksüzlere, yoksullara ve sokakta kalmışlara aittir. Eğer Allah'a ve o doğru ile yanlışın ayrıldığı, iki ordunun birbiri ile karşılaştığı gün kulumuza indirdiğimize inanıyorsanız, bu böyledir. Allah'ın her şeye gücü yeter.
42 Hatırlayın. Siz Bedir Vadisi'nin bir ucunda, onlar da öteki uçundaydılar. Kervanda sizden daha aşağıdaydı. Eğer siz sözleşmiş olsaydınız bile, zamanlamasını bu kadar denk düşüremezdiniz. Oysa Allah, herkes eteğindeki taşı döksün, gerçekler ortaya çıksın ve böylece hak yerini bulsun istiyordu. Allah her şeyi kesinlikle işitiyor, her şeyi biliyor.
43 Hatırlasana... Allah rüyanda sana onları az göstermişti. Eğer onları sana çok gösterseydi, yılgınlığa düşecek ve savaş hakkında tartışıp duracaktınız. Fakat Allah sizi bundan kurtardı. Allah sinelerin ta özünü bilir.
44 Allah, düşmanla karşı karşıya geldiğiniz zaman onları sizin gözünüzde, sizi de onların gözünde küçültüyordu. İş olacağına varsın istiyordu. Unutma ki bütün iş ve oluş Allah ile olup biter.
45 Ey iman edenler / güvenenler! Düşmanla karşılaştığınızda direnin ve Allah'ı çok anın ki başarıya erişesiniz.
46 Allah ve elçisine itaat edin, birbirinizle çekişmeyin. Yoksa cesaretiniz kırılır, yılgınlığa düşersiniz. Birbirinize katlanın, çünkü Allah sabredenlerle beraberdir.
47 İnsanların gözlerini kamaştıran bir gösteriş ile, debdebe içinde yerlerinden çıkıp gelen o kâfirler gibi olmayın. Çünkü onlar Allah yolundan alıkoymak için uğraşıyorlardı. Allah onların yaptıklarını çepeçevre kuşatmıştır.
48 Hani şeytan onlara yaptıklarını güzel göstermiş ve "bugün hiç kimse sizin karşınızda duramaz. Ben de yakınlarınızda olacağım" demişti. Fakat iki ordu karşılaşınca hemen kıvırdı da, "benden uzak durun, sizin görmediğiniz şeyler görüyorum. Allah'tan korkuyorum, Allah'ın azabı çok şiddetlidir" demişti.
49 Bu arada münâfıklar / infâk etmeyenler ve kalplerinde hastalık bulunanlar da, "bunları dinleri bu havalara sokuyor" diyorlardı. Oysa kim Allah'a dayanırsa bilsin ki, Allah'tır güçlü olan, bilge olan...
50 O kafirleri ölünce ne bekliyor bir görseydin... Melekler yüzlerine ve arkalarına vurarak, "tadın yakıcı azabı" diyecekler.
51 Kendi ellerinizle yapıp getirdiklerinizin karşılığıdır bu... Yoksa Allah kullarına asla zulmetmez.
52 Bunların sonu, firavun hanedanı ve onlardan öncekiler gibi olacak. Onlar da Allah'ın ayetlerine kâfirlik etmişlerdi de Allah onları günahları ile birlikte kıskıvrak yakalamıştı. Allah güçlüdür, karşılığı çok çetindir.
53 Bu böyledir. Çünkü bir millet kendini değiştirmedikçe, Allah da onların halini değiştirmez. Allah her şeyi işitiyor, her şeyi biliyor.
54 Evet, bunların sonu firavun hanedanı ve onlardan öncekilerin sonu gibi olacak. Onlar Rabblerinin ayetlerine, yalan demişlerdi. Biz de onları, günahları ile birlikte helak etmiştik ve firavun hanedanını boğmuştuk. Hepsi de zâlimdi onların...
55 Allah katında, yeryüzünde yürüyen canlıların en kötüsü kâfirlerdir. Onlar güvenmezler.