| |
OVADYA |
| 1/5 |
"Hırsızlar ya da haydutlar gece sana gelselerdi, yalnızca gereksinim duyduklarını çalmazlar mıydı? Üzüm toplayanlar bağına girseydi, birkaç salkım bırakmazlar mıydı? Ama seni ne felaketler bekliyor; |
| 1/6 |
Esav´ın her şeyi yağmalanacak, gizli hazineleri ortaya çıkarılacak. |
| 1/7 |
Seninle antlaşma yapanların hepsi seni toprağından sürecek. Güvendiğin insanlar seni aldatıp yenilgiye uğratacak, ekmeğini yiyenler sana tuzak kuracak ve sen farkına varmayacaksın bile." |
| 1/8 |
RAB diyor ki, "O gün Edom´un bilge adamlarını, Esav´ın dağlarındaki bilgiçleri yok edeceğim. |
| 1/9 |
Ey Teman, yiğitlerin öyle bir korkuya kapılacak ki, Esav´ın dağlarında bulunanların hepsi kıyıma uğrayıp yok olacak. |
| 1/10 |
"Yakup soyundan gelen kardeşlerine yaptığın zorbalıktan ötürü utanca boğulacak ve sonsuza dek yok olacaksın. |
| 1/11 |
Çünkü yabancılar onların malını mülkünü yağmaladıkları gün uzakta durup seyrettin. Öteki uluslar kapılarından içeri girip Yeruşalim için kura çektiklerinde sen de onlardan biri gibi davrandın. |
| 1/12 |
Yahudalı kardeşlerinin o kötü gününden zevk almamalıydın. Başlarına gelen yıkıma sevinmemeli, sıkıntılı günlerinde onlarla alay etmemeliydin. |
| 1/13 |
Halkım felakete uğradığı gün kente girmemeliydin, o gün halkımın uğradığı kötülükten zevk almamalı, malını mülkünü ele geçirmeye kalkmamalıydın. |
| 1/14 |
Kaçmaya çalışanları öldürmek için yol ağzında durmamalı, o sıkıntılı günde kurtulanları düşmana teslim etmemeliydin." |
| 1/15 |
"Rabbin bütün ulusları yargılayacağı gün yaklaştı. Ey Edom, ne yaptıysan sana da aynısı yapılacak. Yaptıkların kendi başına gelecek. |
| 1/16 |
Ey Yahudalılar, kutsal dağımda nasıl içtiyseniz, bütün uluslar da öyle içecekler. İçip içip yok olacaklar, hiç var olmamış gibi." |
| 1/17 |
"Ama kurtulanlar Siyon Dağı´nda toplanacak ve orası kutsal olacak. Yakup soyu da mirasına kavuşacak. |
| 1/18 |
Yakup soyu ateş, Yusuf soyu alev, Esav soyu anız olacak. Onları yakıp yok edecekler. Esav soyundan kurtulan olmayacak." RAB böyle diyor. |
| 1/19 |
Yahudalılar´dan Negev halkı Esav´ın dağlarını; Şefela halkı Filist bölgesini; Yahudalılar´ın tümü Efrayim ve Samiriye topraklarını; Benyaminliler Gilat´ı mülk edinecekler. |
| 1/20 |
Kenan´dan sürülmüş olan İsrailli savaşçılar Sarefat´a kadar uzanan toprakları, Sefarat´taki Yeruşalimli sürgünler de Negev´deki kentleri mülk edinecekler. |
| 1/21 |
Halkı kurtaranlar Esav´ın dağlarını yönetimleri altına almak için Siyon Dağı´na çıkacaklar ve egemenlik Rabbin olacak. |
| |
Yunus Rab'den Kaçıyor |
| 1/1 |
RAB bir gün Amittay oğlu Yunus'a, |
| 1/2 |
"Kalk, Ninova´ya, o büyük kente git ve halkı uyar" diye seslendi, "çünkü kötülükleri önüme kadar yükseldi." |
| 1/3 |
Ne var ki, Yunus Rabbin huzurundan Tarşiş´e kaçmaya kalkıştı. Yafa´ya inip Tarşiş´e giden bir gemi buldu. Ücretini ödeyip gemiye bindi, Rabden uzaklaşmak için Tarşiş´e doğru yola çıktı. |
| 1/4 |
Yolda RAB şiddetli bir rüzgar gönderdi denize. Öyle bir fırtına koptu ki, gemi neredeyse parçalanacaktı. |
| 1/5 |
Gemiciler korkuya kapıldı, her biri kendi ilahına yalvarmaya başladı. Gemiyi hafifletmek için yükleri denize attılar. Yunus ise teknenin ambarına inmiş, yatıp derin bir uykuya dalmıştı. |
| 1/6 |
Gemi kaptanı Yunus'un yanına gidip, "Hey! Nasıl uyursun sen?" dedi, "Kalk, tanrına yalvar, belki halimizi görür de yok olmayız." |
| 1/7 |
Sonra denizciler birbirlerine, "gelin, kura çekelim" dediler, "bakalım, bu bela kimin yüzünden başımıza geldi." Kura çektiler, kura Yunus´a düştü. |
| 1/8 |
Bunun üzerine Yunus´a, "Söyle bize!" dediler, "Bu bela kimin yüzünden başımıza geldi? Ne iş yapıyorsun sen, nereden geliyorsun, nerelisin, hangi halka mensupsun?" |
| 1/9 |
Yunus, "İbraniyim" diye karşılık verdi, "Denizi ve karayı yaratan Göklerin Tanrısı Rabbe taparım." |
| 1/10 |
Denizciler bu yanıt karşısında dehşete düştüler. "Neden yaptın bunu?" diye sordular. Yunus´un Rabden uzaklaşmak için kaçtığını biliyorlardı. Daha önce onlara anlatmıştı. |
| 1/11 |
Deniz gittikçe kuduruyordu. Yunus´a, "denizin dinmesi için sana ne yapalım?" diye sordular. |
| 1/12 |
Yunus, "beni kaldırıp denize atın" diye yanıtladı, "O zaman sular durulur. Çünkü biliyorum, bu şiddetli fırtınaya benim yüzümden yakalandınız." |
| 1/13 |
Denizciler karaya dönmek için küreklere asıldılar, ama başaramadılar. Çünkü deniz gittikçe kuduruyordu. |
| 1/14 |
Rabbe seslenerek, "Ya RAB, yalvarıyoruz" dediler, "Bu adamın canı yüzünden yok olmayalım. Suçsuz bir adamın ölümünden bizi sorumlu tutma. Çünkü sen kendi istediğini yaptın, ya Rab." |
| 1/15 |
Sonra Yunus'u kaldırıp denize attılar, kuduran deniz sakinleşti. |
| 1/16 |
Bu olaydan ötürü denizciler Rabden öyle korktular ki, O´na kurbanlar sundular, adaklar adadılar. |
| 1/17 |
Bu arada RAB Yunus´u yutacak büyük bir balık sağladı. Yunus üç gün üç gece bu balığın karnında kaldı. |
| 2/1 |
Yunus balığın karnından Tanrısı Rabbe şöyle dua etti: |
| 2/2 |
"Ya RAB, sıkıntı içinde sana yakardım, Yanıtladın beni. Yardım istedim ölüler diyarının bağrından, kulak verdin sesime. |
| 2/3 |
Beni engine, denizin ta dibine fırlattın. Sular sardı çevremi. Azgın dalgalar geçti üzerimden. |
| 2/4 |
'Huzurundan kovuldum' dedim, 'Yine de göreceğim kutsal tapınağını.' |
| 2/5 |
Sular boğacak kadar kuşattı beni, çevremi enginler sardı, yosunlar dolaştı başıma. |
| 2/6 |
Dağların köklerine kadar battım, dünya sonsuza dek sürgülendi arkamdan; ama, ya Rab, Tanrım, canımı sen kurtardın çukurdan. |
| 2/7 |
Soluğum tükenince seni andım, ya Rab, duam sana, kutsal tapınağına erişti. |
| 2/8 |
Değersiz putlara tapanlar, vefasızlık etmiş olurlar. |
| 2/9 |
Ama şükranla kurban sunacağım sana, adağımı yerine getireceğim. Kurtuluş senden gelir, ya Rab!" |
| 2/10 |
Rab balığa buyruk verdi ve balık Yunus´u karaya kustu. |
| 3/1 |
Rab Yunus´a ikinci kez şöyle seslendi: |
| 3/2 |
"Kalk, Ninova´ya, o büyük kente git ve sana söyleyeceklerimi halka bildir." |
| 3/3 |
Yunus Rabbin sözü uyarınca kalkıp Ninova´ya gitti. Ninova öyle büyük bir kentti ki, ancak üç günde dolaşılabilirdi. |
| 3/4 |
Yunus kente girip dolaşmaya başladı. Bir gün geçince, "Kırk gün sonra Ninova yıkılacak!" diye ilan etti. |
| 3/5 |
Ninova halkı Tanrı´ya inandı. Oruç ilan ederek büyüğünden küçüğüne hepsi çula sarındı. |
| 3/6 |
Ninova Kralı olanları duyunca, tahtından kalkıp kaftanını çıkardı; çula sarınarak küle oturdu. |
| 3/7 |
Ardından Ninova´da şu buyruğu yayımladı: "Kral ve soyluların buyruğudur: Hiçbir insan ya da hayvan -ister sığır, ister davar olsun- ağzına bir şey koymayacak, otlamayacak, içmeyecek. |
| 3/8 |
Bütün insanlar ve hayvanlar çula sarınsın. Herkes var gücüyle Tanrı´ya yakararak kötü yoldan, zorbalıktan vazgeçsin. |
| 3/9 |
Belki o zaman Tanrı fikrini değiştirip bize acır, kızgın öfkesinden döner de yok olmayız." |
| 3/10 |
Tanrı Ninovalılar´ın yaptıklarını, kötü yoldan döndüklerini görünce, onlara acıdı, yapacağını söylediği kötülükten vazgeçti. |
| 4/1 |
Yunus buna çok gücenip öfkelendi. |
| 4/2 |
Rabbe şöyle dua etti: "Ah, ya Rab, ben daha ülkemde iken böyle olacağını söylemedim mi? Bu yüzden Tarşiş´e kaçmaya kalkıştım. Biliyordum, sen lütfeden, acıyan, tez öfkelenmeyen, sevgisi engin, cezalandırmaktan vazgeçen bir Tanrı´sın. |